Bakanlık yok demişti ama Avrupa Birliği’ne göre Türkiye’de de fipronilli yumurta var

Yeşil Gazete’nin haberine göre AB Komisyonu Sözcüsü Anca Paduraru, Alman Haber Ajansı DPA’ya açıklama yaparak 28 üyeli AB’nin 24’ünde fipronilli yumurta tespit ettiklerini; AB dışında Türkiye, ABD, Rusya ve Güney Afrika’nın da içinde olduğu 16 ülkede daha fipronilli yumurtaya rastladıklarını duyurdu.

Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı konuyla ilgili inceleme yaptığını ve Türkiye’deki yumurtalarda fipronile rastlanmadığını duyurmuştu. İlgili haberimizi buradan görebilirsiniz.

Bakanlığın yaptığı incelemenin sadece fipronil ile alakalı olduğunu, hayvancılıkta kullanılan GDO’lu yemler nedeniyle yumurtalara “temiz” denemeyeceğini daha önce açıklamıştık. AB’nin bu iddiası yumurtaların fipronil açısından da temiz olmadığını ortaya koyuyor.

Fipronil nedir?

Fipronil maddesi hayvanlardaki pire, bit ve keneleri yok etmek için kullanılan bir böcek ilacı. Maddenin, kümes hayvanları gibi insanların tükettiği hayvanlarda kullanımı yasak. Bu tip hayvanlara temas etmesi durumunda tüy ve deri tarafından emilen madde yumurtalara bulaşabiliyor. Dünya Sağlık Örgütü, fipronil maddesini ‘orta derecede tehlikeli’ olarak tanımlıyor ve yüksek miktarlarda tüketildiğinde böbrek, karaciğer ve tiroit bezlerine ciddi etkileri olabiliyor.

Ne yediğimizi bilmek istiyoruz!

Türkiye’deki gıda güvenliği konusunda süren kapalılık politikasına son verilmeli. Hangi ürünlerde hangi araştırmalar yapılıyor sonuçlarıyla birlikte açıklanmalı. AB’nin bu iddiası ilgili kurumlar tarafından araştırılmalı, eğer doğruysa hangi marka ürünlerde fipronil tespit edildiği duyurulmalı.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yumurta ve beyaz et sektöründe hangi kontrolleri yapar, hangi şirketleri yılda kaç kez denetler, bu denetimlerde nelere bakar, kaç adet örnekte hangi toksik kimyasal madde kalıntısı analizi yapılır, analiz sonuçları nelerdir… gibi pek çok soru cevaplanmalı. Halkın bu konudaki kaygıları doyurucu ve güven verici açıklamalarla giderilmeli.

Peki ne yapmalı?

GDO’ya da pestisite de mecbur değiliz. Üretiminde insana ve ekosisteme zarar veren hiçbir madde ve yöntemin kullanılmadığı ekolojik ürünleri tercih edebiliriz.