Afet durumlarında acil çözüm: Kompost tuvaletler
Kompost tuvaletler afet bölgeleri, mahrumiyet bölgeleri, sığınmacı kampları ve insanların en temel ihtiyaçlardan mahrum kaldığı veya kısıtlandığı koşullarda, bu temel ihtiyaçları karşılayacak alternatif çözümlerden biridir.
Özellikle sel ve deprem gibi afetlerde, temiz ve pis su hatları parçalandığı için birbirine karışabilir. Mikroplu ve kimyasalların karıştığı sular, hastalıkların yayılmasında başrol oynar. Dolayısıyla suyla teması en aza indirecek, zaten az olan su varlığını verimli kullanacak, aynı zamanda insani atıklarımızı en hijyenik biçimde bertaraf edecek, hatta daha uzun vadeli yerleşkeler söz konusu olduğunda bu atıkları önemli bir toprak besleyici kaynağa dönüştürerek gıda üretimine katkıda bulunacak basit, ucuz, dirençli sistemler önem taşır.
Bu yazıda, yukarıdaki işlevleri en pratik biçimde hayata geçirmekte kullanılan kuru (kompost) tuvalet sistemlerinden birini anlatıyoruz. Herhangi bir afet durumunda bu sistemleri hemen kurabilecek bilgili ve donanımlı insanların bölgeye ulaşması (veya zaten bölgede bu insanların bulunması) mümkün olmayabilir. Dolayısıyla, afet durumlarında ilk saatten itibaren başlayan bu ihtiyaç, ilk şoku atlatana kadar çok acil (ve çok daha basit) bir müdahale gerektirmektedir (hela çukurları gibi). Tuvalet ihtiyacı için kullanıldıktan sonra üzerinin toprak, talaş gibi malzemelerle örtülmemesi ya da hayvanlar tarafından eşelenmesi durumunda sorunlara neden olabilecek bu ilk müdahale en ideal yaklaşım olmasa bile halk sağlığını korumak için gereklidir. Merkezi ve yerel yönetimler, STK’lar ve diğer yardım kuruluşları bölgede geçici yerleşim alanları kurmaya başladığında ise, acil müdahale yöntemleri terk edilerek daha verimli sistemler kurmak mümkün hâle gelebilir.
Burada anlattığımız yöntem, Dünya’da kullanılan birçok farklı kuru kompost tuvalet sisteminden yalnızca biri. Afet bölgelerinde denenmiş ve kendini kanıtlamış, kurulumu kolay ve ucuz olduğu için bu yönteme odaklandık. Amacımız, bu yöntemle ilgili genel bir farkındalık oluşturmak, genel hatlarıyla tanıtmak, böyle bir alternatifin olduğunu göstermek ve bu alternatifin nasıl çalıştığını okuyucuların gözünde canlandırmak.
Fakat kurmasının kolay olduğunu ne kadar vurgulasak da, halk sağlığı söz konusu olduğunda bazı temel bilgiler, ilkeler ve direktiflere hâkim olmak, sistemin başarılı biçimde devamlılığı ve sağlık tehdidi oluşturmaması için çok önemli. Dolayısıyla, bu yazı, bu tip bir kompost tuvalet sisteminin baştan sona, kurulumdan yönetime kadar bütün aşamalarını ve her türlü inceliğini anlatmak için yetersiz kalacaktır.
Kısaca, bu belge, sistemi kurmak ve yönetmek amacıyla hazırlanmış bir rehber değil; bir rehber hazırlamak için bir kitap dolduracak kadar bilgiyi aktarmaya çalışmamız gerekir; maalesef durum daha acil. Özetle, yalnızca bu kaynağa başvurarak bu yöntemi hayata geçirmeye çalışmanın, özellikle de başkaları için, faydadan çok zarar getirebileceği unutulmamalı. Amacımız, ilgili topluluk ve kurumları bu alternatifin varlığından haberdar etmek ve gerekli planlamaların yapılmasına zemin oluşturmak.
Sistemin kurulumu kolaydır, bu konuda eğitim almış herhangi bir ekip bir gün içinde bu sistemi rahatlıkla kurabilir. Kullanıcılar açısından da karmaşık bir durum yoktur. Fakat doğru kullanım ve özellikle yönetim ve bakım için daha detaylı bilgilere sahip olmak gerekir ve bu ancak, genel kompost ilkelerini kapsayan, detaylı yönetim bilgilerini içeren birkaç saatlik veya daha uzun bir eğitim/atölye çalışmasıyla, saha bilgisiyle ve arkasından gelen bir kontrol süreciyle (ve/veya bu bilgilere sahip olan birinin/ekibin bakımdan sorumlu olmasıyla) gerçekleştirilebilir.
Bu bilgilere sahip olanlar, afet bölgelerinden mahrumiyet bölgelerine kadar pek çok yerde sistemi kurabilir. Sistem kurulduktan sonra sağlıklı bir şekilde devamlılığı için, ekibin kullanım, temizlik, kompost süreçlerini takip etmesi ve uygun gördüğü durumlarda müdahale etmesi gerekir.
Amaç
1. Hijyen, halk sağlığı
Halk sağlığı sorunları yaratabilecek patojenlerin yayılmasını ve salgın hastalıkları önlemek.
Afet durumlarında kanalizasyon altyapısı da zarar gördüğünden, atık suyun temiz suya karışma riski çok yüksektir. Kuru tuvaletlerde su kullanılmadığı için, suyla bu şekilde yayılabilecek hastalıkların önüne geçilir. Herkes için hijyenik koşullar sağlayan tuvaletlere de erişim yoksa, çevreye rastgele yayılan insan dışkısındaki patojenlerin, yağmur, sokak hayvanları veya haşere aracılığıyla yayılması da engellenir.
2. Su tasarrufu
Afet durumlarında temiz su altyapısı zarar gördüğünden, özellikle kişisel temizlik ihtiyacını karşılayacak suya erişim çok kısıtlanır. Alışık olduğumuz sifonlu (sulu) tuvalet sistemleri, her bir kullanımda ortalama 4-6 litre su tüketir. Örneğin, 10.000 kişinin yalnızca tuvalet amaçlı günlük su tüketimi, iyimser bir hesapla yaklaşık/ortalama 250 tondur.
Kuru kompost tuvaletlerde su tüketilmediği için, neredeyse içme kalitesindeki bu su, başka amaçlarla değerlendirilebilecek bir kaynağa dönüşür, ziyan olmaz. Burada bahsedilen tuvalet sisteminde, her bir kullanımda sistemin kendi temizliği için bir çorba kaşığı kadar su tüketilmiş olur.
3. Kompost üretimi
Kuru kompost tuvaletler, insanın içinde bulunduğu, sifonlu tuvaletler nedeniyle kırılmış doğal döngüleri yeniden kurar. Atık, kaynağa dönüşür.
Bir insanın bedensel artıkları (dışkı ve idrar), kendi gıda ihtiyacını karşılamak için ihtiyaç duyacağı gübre hacminin %50-100’üne eşdeğer bitkisel besin maddesi taşır. Yani insan, kendi artıklarını gıda üretmek için kullanabilir. Kuru tuvalet sistemlerinde, doğru koşullarda toplanan ve biriktirilen organik madde (dışkı ve idrar), yaklaşık bir yıl sonra bahçede güvenle kullanılabilen bir toprak zenginleştiriciye, yani komposta dönüşür.
Sistem
Joseph Jenkins – Humanure yönteminde, sistem iki ayrı aşamadan oluşur:
1. Toplama
En başta, dışkı ve idrarın hijyenik koşullarda toplanabileceği ortam hazırlanır. Ölçeğe, eldeki malzemelere ve işgücüne göre uygun ebatta bir toplama haznesi:
- Kapaklı kovalar (Örn. 25 litre boya kovaları // Kapağı sıkıca kapanabilmeli.)
- Plastik variller (30 litre veya daha büyük, taşınabilir variller. // Örn. gıdaya uygun mavi variller. Metal variller de kullanılabilir, fakat zaten ağır olduğu için taşıması zordur ve tercih edilmeyebilir.)
- Tekerlekli çöp konteynerleri (Örn. 80, 120 veya 240 litre, sokaklarda belediyelerin kullandığı kapaklı çöp bidonları. Ölçek büyüdükçe, bu konteynerlerin taşınabilirliği ve içindeki organik maddenin boşaltım kolaylığı göz önüne alınmalı.)
Koşullara göre seçilen ebatta haznenin üzerine bir tuvalet oturağı yerleştirilerek düzenek kurulur ve etrafına eldeki malzemelerden bir kabin oluşturulur. Kullanma kolaylığı, ergonomi, kova/varil/konteynerin kabinden dışarıya kolayca taşınmasını sağlayan bir tasarım, yerinde geliştirilir.
El altında (kabinde), örtü amacıyla kullanılacak malzemeyi (karbon) depolamak için başka, herhangi bir kutu/kova da olmalıdır. Bu malzeme (karbon), kullanımdan sonra dışkının üzerini örtecek kadar kovaya dökülür. Böylece, kova kat kat bu malzemelerle dolar. Dolduktan sonra (veya dolmaya yakın), kabinden çıkarılır ve yenisi (temiz) yerleştirilir. Temiz bir kutuyu ilk defa kullanmadan önce üçte biri veya yarısı karbon malzemeyle doldurulur ki kovaya giren idrarı dipte birikmeden, sünger gibi emen bir katman oluşsun.
2. Kompostlaştırma
Dışkı ve idrar hijyenik ve güvenli biçimde toplandıktan sonra, bu malzemenin uygun koşullarda kompostlaşmasını sağlayacak alana taşınır. Bu alan, taşıma kolaylığı, zaman ve emek tasarrufu amacıyla tuvaletlerin hemen yanında kurulabilir, fakat uygun değilse daha uzakta bu iş için ayrılmış başka bir alana da taşınabilir.
Dikkat: Bu, sistemin en kritik aşamasıdır. Lütfen yalnızca bu belgedeki açıklamaları okuyarak bir kompost tuvalet sistemi kurmayın, çünkü burada anlatılması zor ve görsellerin bile net bir ifadeye yetmeyeceği detayların dikkate alınması gerekmektedir. Bu belgenin, yalnızca sistemin genel tarifi için hazırlandığını unutmayın.
Tahta paletler (erişim kolaylığı), metal levhalar, tuğla veya briketler kullanarak, yaklaşık 1.5m (en) x 2m (boy) x 1m (yükseklik) ebatta bir kutu hazırlanır. El altında kolay erişilebilen herhangi bir malzeme bu amaçla kullanılabilir. Bu ölçülere bağlı kalmak gerekmez, kutu en az 1m3 hacimde olmalıdır. Sistemin ölçeğine göre ebat belirlenir.
Kovalarda veya diğer konteynerlerde toplanan dışkı, tuvaletten çıkarılarak bu kutunun içine boşaltılır ve üzeri kalın bir katman (en az 5-10 cm) karbon malzemeyle örtülür. (Karbon malzeme, kompostlaşma sürecinin doğru çalışması için gerekli dengeyi sağlar, fazla nemi sünger gibi emer, sinek ve koku sorununu ortadan kaldırır. Talaş, yonga, kuru yapraklar, biçilmiş kuru otlar, saman, buğday/pirinç kabuğu, uygun malzemelerdir. Koşullara, eldeki malzemelere göre en uygun, makul, ucuz, kolay erişilebilir, daha önemli başka bir amaca hizmet etmeyen malzemeler seçilebilir.)
Dikkat: Kompost süreçleri (hem kovalarda kullanmak hem de kompost kutusundaki yığının üzerini örtmek) için gereken karbon malzeme oldukça hacimlidir ve çok fazla miktarda ihtiyaç duyulur. Eğer elinizde karbon içerikli malzeme yeterli miktarda yoksa, temin etmek mümkün görünmüyorsa, kompost tuvalet sisteminin ölçeği bu malzemenin miktarıyla sınırlı kalmalıdır. Yapılabilecek en büyük hatalardan biri, elde yeterince kaynak (malzeme) olmadan bu işe soyunmaktır.
Boşalan kova 1-2 litre kadar su ve fırçayla temizlenir, bu su da kompost kutusunun üzerine boşaltılır ve bir sonraki kullanım için hazır bekletilir.
Dolu olarak kompost alanına gelen her kova, kutunun içine boşaltılır, üzeri karbon malzemeyle örtülür. Bu işlem, kompost birimi dolana kadar devam eder. Kutu dolunca en az 1 yıl dinlenmeye bırakılır ve bu sırada hemen yanında başka bir kutu kullanıma alınır. Kullanıcı sayısı ve ölçeğe göre, hazırlanacak kutu sayısının sınırı yoktur.
Dışkının kompostlaştığı kutunun içinde sıcak (kompost) termofil süreçler gerçekleşir. Bu süreç, insan dışkısındaki hastalık yayan patojenleri yok eden sıcaklıklara (en az 55 C°) ulaşır ve yalnızca birkaç saat bu sıcaklığa maruz kalması yeterlidir. Sıcaklıklar, uzun problu (çubuklu) bir kompost termometresi ile takip edilmelidir.
Yaklaşık 1 yıl sonra, kompost yığını içindeki sıcaklık artık ortam sıcaklığıyla aynı olduğu (düştüğü) zaman, kompost kutudan alınıp toprakta, bahçede, tarlada kullanmaya hazır hale gelmiştir.
3. El yıkama
İster kuru, ister sifonlu tuvalet olsun, her kullanımdan sonra eller mutlaka su ve sabun veya başka bir dezenfektanla yıkanmalıdır. Dolayısıyla, kompost tuvaletlerin hemen dışında, kabin sayısına göre bir veya daha fazla lavabo olması gerekir. Su tasarrufu sağlamak ve kontaminasyon riskini en aza indirmek için, eğer basınçlı su kaynağı varsa, pedallı musluklar tercih edilmelidir.
Tasarım ögeleri, malzemeler
1. Toplama
- Kova, varil, konteyner, vb. (kullanıcı ve kabin sayısına göre)
- Tuvalet oturağı (kovaların içine yerleştirileceği kutuya monte edilir. Kutuya tam oturmalı, arasında hava boşluğu kalmamalıdır.)
- Kabin (kapı, duvar ve çatı // eldeki malzemelere, kabin sayısına göre herhangi bir yöntemle inşa edilebilir. Çatısından yağmur suyu hasadı da mümkündür.)
2. Kompostlaştırma
- Kutu (tahta paletler, metal levhalar, tuğla, briket, vb. yapı malzemeleri. Haşere riskini önlemek için en fazla 0.5 mm delikli, metal/çelik kümes teli/sineklik)
- Malzemeyi yaymak için tırmık, dirgen, vb.
3. El yıkama
- Lavabo, sabun, dezenfektan, su, yağmur suyu hasadı için oluklar, borular ve depo)
- Gerekli ise bu suyun ekolojik bertarafı için gri su sistemi.
Son olarak:
Kuru kompost tuvaletler, Haiti, Endonezya, Yunanistan ve diğer ülkelerdeki afet koşullarında ve sığınmacı kamplarında denenmiş, kullanılmış ve başarısı kanıtlanmıştır. Doğru inşa edildikleri ve yönetildikleri müddetçe kötü koku, sinek, haşere ve halk sağlığını olumsuz yönde etkileyecek herhangi bir koşul yaratmaz. Özellikle afet bölgelerinde, hijyen sorunu ve su kıtlığı yaşanan durumlarda çok önemli, pratik, ucuz ve etkili bir çözüm olduğu unutulmamalıdır.
Kuru tuvaletlerde su kullanılmaz. Türk kültüründe (ve birçok diğer ülkede) temizliğin su ile bütünleştiği düşünülürse, kullanıcılar tarafından kabul görmesi zor olacaktır ve önünde kültürel bir tabu olduğu söylenebilir. Fakat, başka bir çözüm olmayan, salgın hastalık riskinin hızla arttığı bölge, durum ve koşullarda en azından denenmesi ve sonuçların değerlendirilmesi önemli bir çalışma olacaktır. Daha sonra yaşanacak doğal afet, savaş, vb. durumlarda daha hızlı harekete geçmeyi sağlayacak deneyim ve bilgi birikiminin şimdiden oluşması da oldukça önemlidir. Bu tip durumlarda çok hızlı ve güvenli bir çözüm sunmasının yanı sıra, sığınmacı kampları, çadır kentler gibi daha uzun vadeli yerleşkelerde, atığı kaynağa dönüştürerek çok değerli bir toprak besleyici malzeme oluşturduğu için, yalnızca hijyen ve su tasarrufu hedefleri değil, gıda üretimine yönelik kaynak oluşturmak amacıyla da göz önüne alınmalıdır.
Ayrıca:
Sistemin ‘‘1. Toplama’’ aşamasında kova/varil/konteynerlerde biriktirilen dışkı, kapakları sıkıca kapatılarak geçici bir süre depolanabilir. Esas kompost sürecinin yönetileceği ‘‘2. Kompostlaştırma’’ aşamasını yönetecek yeterli bilgi, deneyim, malzeme ve işgücü yoksa, bu konteynerlerde biriktirilen atıklar başka bir yolla bertaraf edilinceye kadar güvenli bir yerde depolanabilir. Bu depolama alanına yetkililer dışında giriş çıkış olmamasını sağlamak ve sokak hayvanlarının da girmesini engelleyecek önlemler almak, en azından kısa bir süreliğine yeterli hijyenik koşulları sağlayan bir afet çözümü olabilir. Kısaca, tavsiye edilmese de, mümkündür.
Hazırlayan: Emre Rona – Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği Eğitmeni ve Projeler Danışmanı
Kaynak: Joseph Jenkins, ‘‘Compost-based Sanitation in Post-Earthquake Haiti in Urban and Rural Locations.’’
Avrupa Konaktepe Çevre Koruma ve Kültür Derneği.