Çamtepe’nin Yaşam Döngüsüne Karışanlar
Özge Oğuz, Çamtepe’yle hikayesini yazdı: “Orada geçirdiğim bir hafta boyunca öğrendiklerim, sonrasında yapmak istediklerimin tohumuymuş meğer…”
Bundan 7 yıl önce, katılmış olduğum bir proje sayesinde Çamtepe’ye yolum düştüğünde üniversitedeydim. Orada geçirdiğim bir hafta boyunca öğrendiklerim, sonrasında yapmak istediklerimin tohumuymuş meğer, sonradan fark ettim.
Kara tahtanın başında dinlediğim konular, birlikte kızılçamların altında yediğimiz yemekler, avludaki zeytin ve fıstık ağacının dibinde yaptığımız muhabbetler dün gibi hatırımda. Eğitimin son günü Çamtepe’den yürüyerek ayrılırken ardıma baktım ve son bir kare çektim incirlerin arasından. İçimde yeşerecek tohumları hatırlatması için de dönünce gittim duvarıma astım. O resim orada asılı kaldı ve ardından benimle yollara çıktı.
Çıktığım yollar bana Çamtepe’yi özlemle hatırlattı. Çocuklarla ve ebeveynlerle ekolojik, demokratik, alternatif bir okulun temellerini atarken; öğretmenlerle birlikte deneyimlerimizi paylaşabileceğimiz bir köy arazisinde çalışırken içimdeki tohumlar kabuklarını çatlatmış filizlenmeye başlamıştı bile. Bu tohumların meyvelerini dönüp yine Çamtepe’de yiyebileceğim aklımın ucundan geçmezdi…
3 yıl önce döndüm geldim hikayenin başladığı yere, yuvamı da taşıdım ve Çamtepe’nin yaşam döngüsüne karıştım. Hem de bu sefer çocuklarla, yıllar önce başlayan bir oyun grubunun parçası olarak. Çamtepe o sıralar kendi kabuğuna çekilmiş dinleniyordu. Yıllar sonra girdiğimde kapısından içeri artık birlikte nefeslenme vakti olduğunu söylüyor gibiydi.
Güneşin kapıları açtı, sevgiyle içeri buyur etti. Beverley, Esenay, Semra, Burcu, Aslı, Burhan, Burçak, Volkan ve Tolga çocuklarla birlikte Çamtepe’yi paylaşabilmemiz için çok emek verdi. Uras, Selvi, Mercan, Riva, Toprak, Melisa, Dersu ve Bbom Ayvalık çocukları ise tüm bu sürece canlılık kattı. Çamtepe’yi çocuklarla paylaşmak, doğayla birlikte buluşmak şahane bir deneyimdi. Bu sayede Çamtepe’den daha çok çocuğun yolu geçti ve eminim ki içlerine zamanla yeşerecek tohumlar düştü daha o günlerde.
Bu süre içinde yaz programları da geri döndü. Gençler Kırsala ile ekolojik bir yaşamı hayal edenler, Yaşam Okulu ile düşündürenler, doğayı gözlemleyenler, sanat sevenler, bitkileri öğrenmek, birlikte üretmek isteyenler buluştu. Şimdilerde ise Güneşin ve Hilal’le birlikte kış aylarında hayallerini kurduğumuz programları Çamtepe’de hayata geçirecek olmanın tatlı telaşı var üzerimizde. Mayıs ayından Eylül sonuna kadar bakalım Çamtepe’nin sevgiyle örülmüş duvarları arasına hangi anılar sinecek, yolu buraya düşenler hangi tohumlardan nasiplenecek…
Çamtepe Ekolojik Yaşam Merkezi’nin 10. yılını büyük bir minnetle, çiçek açmış bahar dalı tazeliğinde bir sevinçle kutluyorum içimde. “Yaşam dönüşümdür” diyen Victor’u avluda güneşe karşı sırtımı dayadığım, mutfağında çorba karıştırdığım, ormanında nefes aldığım bu mekanda her an sevgiyle anıyorum.
Çamtepe’nin 2020 programlarında buluşmak ümidiyle…
Yazı: Özge Oğuz
Fotoğraflar: Özge Oğuz Arşivi
Facebook: @camtepe
İnstagram: @camtepeyasammerkezi
Sinan Canan vesilesi ilkte sitenizi gördüm. Eğitim adına yapılan tüm çalışmaları hayranlıkla izliyorum.
Hiç-bir tohumu çöpe atmayan, doğal tohumlarımızın yaşatılmasını savunan biri olark sizleri tebrik ediyorum.
Hayallerimi gerçekleştiren insanların olduğun görmek de büyük mutluluk