“Herkesin yeterli gıdaya erişim hakkı vardır”
Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER) Çevre Sağlığı Çalışma Grubu tarafından yayınlanan “Afetlerde Gıda Hijyeni ve Beslenme” başlıklı belgede afet sonrası gıda güvenliğine ilişkin meydana gelebilecek riskler ve bunlara karşı alınması gereken önlemler yer alıyor.
Uluslararası yasalarca tanınan ‘yeterli gıdaya erişim hakkı’ gereği, devletlerin afet durumlarında ihtiyacı olanlara gıda temin etmesi gerektiğine vurgu yapılan belgede; gıda güvencesi ve beslenme müdahalelerinin, kısa vadede beslenme ve sağlık durumunu, uzun vadede ise hayatta kalma ve refahı belirleyebileceği belirtiliyor.
Belgeye göre, “Büyük kayıplara neden olan doğal afetlerde beslenme hizmetlerinin organizasyonunun sağlanması, insanların felaketin kayıplarını hem fizyolojik hem de psikolojik olarak daha çabuk üstesinden gelebilmeleri için de zorunludur.”
Afet sonrasında afetin bölgedeki gıdaların kalitesi ve güvenliği üzerindeki etkilerinin değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen HASUDER Çevre Sağlığı Çalışma Grubu, etkilenmemiş gıdaların uygun şekilde korunmasını, başka kirleticilere maruz kalmamasını, bakterilerin üreyebileceği bir ortamda bırakılmamasını ve sağlam gıdaların kuru bir yere taşınmasını öneriyor. Kurtarılamaz gıdaların ise ayrılması ve uygun şekilde değerlendirilmesi (hayvan yemi vs.) veya gömülerek yok edilmesi gerekiyor.
Belgede ayrıca gıda yardımında kullanılan yöntemin adil ve yerel koşullara uygun olması belirtiliyor. Afet sonrası, insanların ancak günde en az 1 öğün dengeli beslenme ve yeterli su alımının sağlanması ile gücünü ve sağlığını koruyabilmesi mümkün görülüyor. Nüfusun asgari gereksinimlerini karşılamak için, genel erzak planlamasına ilişkin tahminler ise şu şekilde sıralanıyor:
- 2.100 kcal / kişi / gün
- Protein ile sağlanan toplam enerji %10 (53 g)
- Yağ ile sağlanan toplam enerji %17 (40 g)
- Yeterli mikro besin alımı
Afetzedelere yönelik beslenme programları yapılırken 0-5 yaş grubu çocuklar, okul çağındaki çocuklar, hamile-emzikli kadınlar ile birlikte yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilere öncelik verilmesi büyük bir önem arz ediyor.
HASUDER Çevre Sağlığı Çalışma Grubu’nun dikkat çektiği bir diğer nokta ise gıda yoluyla bulaşan hastalıklar. Bu gibi sağlık risklerinin önlenebilmesi adına, beslenmenin merkezileştirilerek bölgeye kontrolsüz gıda girişi ve dağıtımının önlenmesi öneriliyor.
Ayrıca, sağlanan yardımların denetlenmesi, zararlı olanların atılması, kapların ya da tahıl çuvallarının iyi durumda olduğunun belirlenmesi; kabarmış, kırılmış veya paslanmış teneke kutulardaki gıdalar ve son kullanma süresi geçmiş ürünlerin kabul edilmemesi; taşıma araçlarının tehlikeli ve kontamine ürünleri taşımadığının belirlenmesi gerekiyor.
“Afetlerde Gıda Hijyeni ve Beslenme” belgesinin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.